30 Ocak 2010 Cumartesi

hariçten gazel.

-Sevgili okur sözünü kesiyorum, lafını unutma.

- Merak ediyorum da, ülke topraklarımızın tümü Batı Avrupa’da olsaydı dizi sektörümüz ne yapacaktı? Gerçekten fena. Doğudaki “en töreli” aşiret hayal edilir, bu aşiretin genç ve yakışıklı üyesi (genelde kirli sakallı zenginlerdendir ve markası meçhul bir ‘jeep’i vardır) batılı, entellektüel bir ablaya aşık olur. İstisnasız her dizi karakterine mistik bir isim verilir. Alıştık bunlara ağabeyler, biraz yenilik ama !..

-Geçen gün odamda otururken Bülent Ortaçgil dinlemeye karar verdim; ama bir yandan da nasıl tedirginim anlatamam. Hayır sevgili okur; psikopat değilim. Bu tedirginliğimin nedeni, gerçekten çok fena. Ne zaman Ortaçgil dinlesem, kalitesiz mizahın dehlizlerinde kaybediyorum kendimi. Sen kaşındın sevgili okur, bak yine zihnimde şahlandı espriler. Durduramıyorum ki.

-Modern sentez: Serdar Ortaçgil.

-Hazır Ortaçgil demişken, akıllara zarar bir şarkısı vardır kendisinin, ‘Bu İş Zor Yonca’ isminde. Şarkıyı dinle, buram buram Yonca Evcimik kokusu alacaksın. Ruhun dalgalanırken kokunun ambiansında, 90’ların danslarını getir aklına.Gerçekten riskli bir ortam. Cesaret edebilene.

- “Ballı lokma tatlısı, aman hadi hayırlısı..” Y.Evcimik

-Her şeyi anlarım ama “Aks Kafası” isimli mekanik araba parçasını anlayamam. Hadi onu da anladım, ama bir arabanın “aks kafasının meme yapmış olması” nasıl kabul edilebilir ki? Gerçekten çok dramatik.Hadi kabul ettik diyelim a dostlar, bu arabanın bizim olduğunu nasıl ama nasıl kabul edeceğim? Ha, yoksa ben miyim anormal?

-Sevgili okur, şurada suya sabuna dokunmadan apolitik mizah yapabilme telaşesi içindeyim; zaten gerginim bir de sen bulaşma bana. Dost, bulaşma bana. Can, bulaşma bana.

-O kadar isterdim ki şu köşeden sosyal mesaj verebilmeyi. “Şu şöyledir,böyledir” diyerek ahkam kesmeyi.
Yahut öğrenci arkadaşlarıma “Aman stres yapmayın, şöyle böyle vs vs..” diyebilmeyi. Daha terzi kendi söküğünü dikemiyor canlar, size nasıl yardım edeyim ben. Ama meraklısına, tiryakisine şöyle bir sosyal mesaj verebilirim mesela: Kitaplarınızda gördüğünüz ak sakallı, dil çıkartan dedelerin hepsi öldü – orta yaşlı edebiyatçılarımızı ve bilim adamlarımızı tenzih ediyorum-. Pisagor, Lamarck, Darwin, Einstein, vesaire, hepsi vefat ettiler. Adamların bilim anlayışını sorgulayacağınıza, “Hmm.. Evet, Prof.Dr. Zamazingo’nun kuantum/muantum (atıyorum kafamdan) teorisi zayıfmış.” Şeklindeki yorumlarınızla rahmetlilerin kemiklerini sızlatacağınıza arkasından iyi konuşmayı denesenize eyy ortaöğretim insanları !.. Gerçi bu sizin ayıbız değil, sistemin ayıbı. Biricik öğretmenlerimi tenzih ediyorum buradan.

-“Zaar” da bir kelimedir, kullanalım; kullanmayanları uyaralım. (Cümle içinde kullanıyorum: “Zaar da bir kelimedir zaar.” )

-Al sana ödüllü soru:
“Katolitik Çağ”, “sial tabakası” ve “Ajda Pekkan” söz öbeklerini aynı cümle içinde kullanabilen arkadaşlara benden bir çay. Eğer bir yerde görürseniz beni ,
cümlenizle beraber bekliyorum sizi.

- T.B.M.M’ye gidip, konuşma kürsüsüne çıkıp : “Aranızda Zamazingo Çikolatalı Gofret sevmeyen var mıı??”
diye bağırasım var.

-Levent Kırca ve Ali Kırca’yı karıştıran 3-5 kişi bulurum. (Fethi bunu beğendi ve paylaştı.)

- “Feysbuk” haddini aşarsa: “Sen dahil, üç arkadaşın bunu beğendi. Biri sıra arkadaşın, diğeri konuşmadığın suratsız eleman. Beğenmesine beğendiler ama paylaşmadılar. Pek komik bir video değil gerçi, sen de paylaşma bence. Diğerleri paylaşmamış yani, sen de beğen yeter. Ahaaa!! Yavuklun çevrimiçi oldu hadi yine iyisin!..

-Son olarak şunu söylemek istiyorum, “Tarih-i Ebü’l Feth” adlı eseri Dursun Beg kaleme almıştır; ismimle herhangi bir alakası yoktur.

-Şimdi sen başka linklere tıklayacaksın ya sevgili okur, her şey sana benzeyecek.

-Fin

3 yorum:

  1. hoşuma gitti sevgili yazar,kıpır kıpır bir yazı olmuş.

    YanıtlaSil
  2. Edebiyat mı okudun üniversitede ...Sanki öyle gibi ..kelimeleri geçtim sen paragraflarla beyzol oynuyon kaardeşim :) Bi de hiperaktifte olabilirsin (aman be bende psikologmuyum psikopatmıyım neyim sana ne Papuç) hani bi paragrafta anlattığın konudan sıkılıp başka konulara yelken açıyorsun ya ondan yani ;)

    İşin garibi yazıların da pek bi sıkılmadna okunuyo...sen bu işi biliyon (bunu söylemek sanki bana kaldı da :P)

    Neyse bi kere izlemeye aldık bloğunu bundan sonra elimiz mahkum okuyacaz her yazını ;)

    Sağlıcakla kal laf cambazı...

    YanıtlaSil
  3. Oğlum sana yorum yapacaz dedik, sayfada beklenmeyen hatalar oluşmuş.
    Şimdi yazdıklarımı yeniden hatırlamaya çalışıyorum.
    Neydi? Hıh!
    Fethi kardeşim, babamın pekçe kullandığı zaar kelimesini eleştirmeni "dillerine sağ köşe noktasından aut çizgisine paralel driplingler yaparak geri iade edeceğim" sana zaar.
    Bu arada ben yazara topraktan girdiğim için her türlü laf sokma hakkını kendimde saklı tutarım.

    YanıtlaSil